Muhsin Yazıcıoğlu son röportajını Anadolu Gençlik Dergisi'ne vermiş. Röportajın konusu ise Kutlu Doğum... İşte Yazıcıoğlu'nun dilinden Peygamber sevgisi...
İşte Muhsin Yazıcıoğlu'nun Anadolu Gençlik Dergisi'nde yayınlanacak o son röportajı...Nisan ayı kutlu doğum ayı… Efendimiz'in (s.a.v) yeryüzüne teşriflerinin gerçekleştiği mübarek ay…
İşte Muhsin Yazıcıoğlu'nun Anadolu Gençlik Dergisi'nde yayınlanacak o son röportajı...Nisan ayı kutlu doğum ayı… Efendimiz'in (s.a.v) yeryüzüne teşriflerinin gerçekleştiği mübarek ay…
Anadolu Gençlik Dergisi olarak Nisan sayımızda Peygamber Efendimizi bu ülkenin tanınan isimlerine sormak istedik. Amacımız O'nun her renge hitap eden yönünü ve benzersiz özelliklerini farklı anlayışların dilinden dinlemekti. Bu çalışmamızda siyasetçi, sanatçı, akademisyen, müzisyen gibi birçok kesimden röportaj talebinde bulunduk. Bunlardan bazıları bize döndüler, bazıları ise işlerinin yoğunluğundan dolayı herhangi bir karşılık vermediler. Siyasiler arasında sorularımız cevaplayan öyle bir isim vardı ki; sorularımıza verdiği cevapları okuduğumuzda gözyaşlarımıza hakim olamadık. Çünkü; bu O'nun belki de ömrünün son anlarında dudaklarından dökülen en güzel sözlerdi. Mail kutumuza tarafından gelen cevaplar 25 Mart Çarşamba Saat:13:24' te düşmüştü. Yani o aci kazadan tam iki buçuk saat önce! Kim bilir bu O'nun belki de son mülakatıydı…
Peygamber Efendimiz' in (s.a.v) ismini duyduğunuzda hissettikleriniz nelerdir?
Hüzünleniyorum… Görevini yerine getiremeyen bir kölenin hicabı. Onun arkasında bıraktığı mirasa, onun istediği gibi sahip çıkamadık. Onu anlatamadık, çünkü onu anlayamadık. Onun adını duyduğumda bu nedenlerle hüzünleniyorum. Tüm peygamberlerin şahitlik yapacağı yargı gününde O'nun ümmetinden olma şerefini ve liyakatini inşallah taşırım. Allah onun şefaatinden bizleri mahrum etmesin.
Peygamber Efendimiz`in (s.a.v) sizi en çok etkileyen yönü nedir?
Allah Resulü mükemmeldi. Bu cümleden hareketle, O'nun bütün güzellikleri karakterine dercettiğini düşünüyorum; O harika bir liderdi. Mütevaziydi, hoşgörülüydü, müşfikti, aydındı, çile adamıydı, kısacası muhteşemdi. Bütün bunlara rağmen O bir insandı. O'nun, İlahi kelamda çokça zikredilen beşeri vasfını arka plana iterek O'nu dünyamızdan uzaklaştırdık ve aslında kendimize kötülük yaptık. Peygamber efendimiz bir insandı, onun en etkileyici tarafı her yönüyle “güzel insan” sıfatına sahip olmasıydı…
Günümüzde toplum olarak O'nun hangi özelliğine ihtiyaç duyuyoruz? O`nu hangi beşeri vasfı ile özlüyorsunuz?
O İlahi mesajı en iyi anlayan ve özümseyen kişiydi. Bütün beşeri vasıflarını özlüyoruz, hepsine ihtiyacımız var. Hepsini kaybettik, hepsinden uzaklaştık. Adalet, muhabbet, şefkat, özgüven, tefekkür, vefa, güven, dürüstlük, samimiyet… Allah Resulü, “Bir elime ayı, diğer elime de güneşi verseniz yine davamdan vazgeçmem!” cümlesini sadece diliyle ikrar etmedi. O böyle düşündü, böyle inandı, böyle konuştu ve böyle yaşadı… “Gerçekten İnanıyorsanız Üstünsünüz” ilahi düsturunu hayatının her anında ve her türlü şartta duruşuyla mücadelesiyle ispatladı.
Kaynak: TIME TURK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder