15 Şubat 2010 Pazartesi

ÖMER BİN ABDÜLAZİZ (R.H.)

ÖMER BİN ABDÜLAZÎZ (R.H.)
15 SUBAT 2010 PAZARTESI

Emevî halifelerinin sekizincisi Ömer bin Abdülazîz; âlim faziletli ve ilmiyle amel eden bir zât idi.

İmam-ı Şafiî ve Süfyân-ı Sevrî Hazretleri: "Hulefâ (kâmil manada halîfeler) beştir: Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali ve Ömer ibni Abdülazîz'dir." (r.anhüm) buyurdu. İki sene beş ay devam eden hilâfetinde nice sünnetleri ihya ve yıllar­dan beri yerleşmiş olan kötü bid'atleri imha etmiştir. Bu sebeple devri, dört halifenin hilâfetlerinden sayılmıştır.

İmam Bakır bin Zeynelâbidîn (r.anhüm) Hazretleri de: "Her kavmin bir necîbi; soylusu, asîli vardır. Umeyyeogullarının necîbi de Ömer bin Abdülazîz'dir ve kıyamette o, yalnız başına bir ümmet olarak diriltilecektir." diye buyurdu.

Ömer bin Abdülazîz Hazretleri, Hulefâ-yı Râşidîn tarzın­da ve dedesi Ömer bin Hattâb (r.a.) tavrında işe başladı. İlk hutbesinde Cenâb-ı Hakk'a hamd ü senadan sonra şöyle buyurdu- "Muhakkak Muhammed Mustafa'dan (s.a.v.) sonra peygamber, ona indirilen Kurân-ı Kerîm'den sonra kitap yoktur. Allâhü Teâlâ'nin helâl kıldığı, kıyamet gününe kadar helâl; haram kıldığı da kıyamet gününe kadar ha­ramdır. Biliniz ki ben ancak dînin hükümlerini infaz edici­yim. Bid'atlere uyan değil, Resûlullâh ve Ashabına uyanlar­danım. Allah'a isyan olan hiçbir işte onun mahlukuna itaat edilmez. Sizin en hayırlınız değil iken Allahu Teala beni sizin yükünüze hamal kıldı.

Ey insanlar! Bize arkadaşlık edecek olan kimse beş şartla yaklaşsın: "Bize hâlini arz edemeyecek olanların halini arz ve ifâde etmek, hayırlı işlerde bize yardımcı olmak, devamlı hayra yönlendirmek, kimse hakkında gıybet et­memek, dine ve dünyâsına faydasız şeyler ile meşgul olmamak. Yoksa bize yaklaşmasın."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder