9 Mayıs 2010 Pazar

"...RABB'İN KULLARA ZULMEDİCİ DEĞİLDİR"

"...RABB'İN KULLARA ZULMEDİCİ DEĞİLDİR"
09 MAYIS 2010 PAZAR

"Halbuki sizi ve yaptıklarınızı Allah yarattı." (Sâffât, 96) mealindeki âyet-i kerîmede buyurulduğu üzere hayrın ve şerrin yaratıcısı Allâhü Teâlâ'dır. Ancak hayrı râzî olduğu ve şerri râzî olmadığı hâlde halk eder. Ehl-i sünnet ve cemâat ve bütün ehlullâhın itikadı böyledir.

Hâşâ, Cenâb-ı Hakk zulümden münezzeh ve müberrâdır. Âyet-i celîlede meâlen: "İyi iş yapan kendine, kötü yapan yine kendinedir, yoksa Rabb'in kullara zulümkâr değildir." (Fussilet, 46) buyuruldu.

Kula lâzım olan, ihlâslı olarak Rabb'ini hoşnut edecek ameller işlemeye gayret etmek; efendisinin emrini tutup ve yasakladıklarından geri durarak rızâsında bulunma­ğa çalışmaktır. Efendisi diler âzâd etsin ve diler etmesin. Bu hususu ona bırakıp rızâsını gözetmektir. Çünkü kaza ve kader sırrı, kullara göre meçhuldür.

Her bir işte sebep ve şarta yapışmak lâzımdır. Zîrâ ezelden ebede olacakların yazılı olduğu levh-i mahfuz değişir. Nitekim Kurân-ı kerîmde (meâlen):

"Allâhü Teâlâ dilediğini siler ve sabit bırakır ve bütün kitapların aslı, onun nezdindedir." (Ra'd, 39) ve "...Şüphe yok ki, iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, güzelce düşünenler için iyi bir öğüttür." (Hûd, 114) buyuruldu.

Resûlullâh Efendimizin, "Sadaka belâları defeder ve ömrü uzatır." gibi hadîs-i şerîflerinde sebeplere te­şebbüs için teşvik çoktur.

Ancak arzu edilen olsun yahut olmasın; şükredip ta­mamen elde edilmiş gibi yine razı olup neden, niçin diye sormaktan geri durmak lâzımdır. Zîrâ Âyet-i Kerîme'de "Allâhü Teâlâ yapacağından sual olunmaz, onlar ise suâl olunurlar." (Enbiyâ, 23) buyurulduğu üzere tam teslimiyet bulunmamış olur. Kula her vakit tam teslimi­yet ile Hakka teslim olmak lâzımdır.

Kaynak: Fazilet Takvimi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder