Medine-i Münevvere'yi ziyaret adabı
26 Ekim 2009 Pazartesi
Resûllullâh Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki:
· "Vefatimdan sonra beni ziyaret eden, hayatimda beni ziyaret etmis gibidir."
· "Her kim ziyaret etme imkanina sahip oldugu halde beni ziyaret etmezse bana cefa etmistir."
· "Sadece beni ziyaret maksadiyla bana gelen kisi icin sefaatci olmam Allah'in üzerine bir haktir."
· "Kim benim mescidimde kirk vakit namaz kilar, hicbir namazi gecirmez ise, (ona) atesten ve azaptan birer berâet yazilir."
Medîne-i Münevvere'yi ziyarete giden kişi, yolda peygamberimiz (s.a.v)'e çok salâtü selâm etmeli, şehre girmeden önce güzel kokular sürerek, en temiz elbiselerini giymeli, şehre girerken tevâzû ve ta'zim ile girmelidir. Mescid-i Nebiye Cibril kapısı veya ona yakın bir kapıdan girmek daha faziletlidir. Mümkünse Ravza-i Mutahhara'ya gidilir. Kerahet vakti değilse iki rek'ât tahiyyetü'l- mescid namazı kılınır. Sonra bu saadete erişmesinden dolayı iki rek'ât daha teşekkür namazı kılınır ve duadan sonra sâlât ve selâm ile Resûlullâh (s.a.v.)'in vech-i şerifleri (mübarek yüzleri) hizasına üç metre mesafede edeb ve huzurla durulur. "Es-selâmü aleyke ey-yühe'n-nebiyyü ve rahmetullâhi ve berekâtühû" diyerek selâm verir. Kendisine emânet edilen selâmlar varsa onları da Fahr-i Âlem Efendimiz'e arz etmelidir.
Kabr-i saadet önündeki duvara yaklaşıp el sürmekten veya yüksek sesle duâ etmekten sakınmalıdır. Dilediği hayırlı şeyler için duâ etmeli, kimse için beddua etmemelidir. Kendisi için, aile efradı ve ümmet-i Muhammed için duâ etmelidir. Sonra bir metre ilerleyip Hz. Ebû Bekir ve Hz. Ömer'i (r.anhümâ) selâmlamalı, ziyaret esnasında, insanlara zahmet vermekten kaçınmalı, sağa sola bakınmadan önüne bakarak, boynu bükük bir vaziyette bulunmalıdır. Yüksek sesle konuşmamalıdır.
26 Ekim 2009 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder