4 Mayıs 2010 Salı

DÖRT VASIF

DÖRT VASIF
04 MAYIS 2010 SALI

İnsan her an tehlike ve hüsrandadır, ancak Asır sûre­sinde bildirilen şu dört vasfa sâhib kimseler hüsranda değil, kârdadır.

Birincisi: Allâhü Teâlâ'ya, resulüne ve âhiret gününe îmân edip ihlâs ile ibâdete ikrar vermiş, mü'mın ile kafi­rin haklı ile haksızın Allah yanında farkı olduğuna ve hayır amellerin iyi, şer amellerin ise kötü cezasının veri­leceğine, âhiret gününe inanmış olanlar.

İkincisi: îmân ile sâlih amel işleyenler. Yâni îmânları yal­nız gönül ve dillerinde kalmamış, bütün hislerine, akıl ve irâdelerine sâhib olarak yaptıkları işleri Allah'ın rızasına, emirlerine uygun yapmışlar, kendileri ve bütün insanlık için sonu hayır ve menfaat olan güzel amelleri, emrolunan vazîfeleri yapmışlar, yasaklananlardan kaçınmışlardır.

Üçüncüsü: Birbirlerine ikiyüzlülük etmeyip fâni, geçici ve aldatıcı şeylere aldanmayıp hep birbirlerine hakkı tavsiye etmişler, dâima hak ve istikamet üzere hareketi tavsiye ve nasihat etmişlerdir.

Dördüncüsü: Zamanın acâibliği, hüsrana gidenlerin çokluğu karşısında hayır yapmak ve hak söylemek, hak yolunda gitmek, birçok acılar çekmeğe, zorluklara kat­lanmaya bağlıdır. İşte bunlara karşı hak ve hayır yolun­da birbirlerine sabrı tavsiye etmiş olanlar ziyanda degıl kârdadır.

Kaynak: Fazilet Takvimi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder