24 Mayıs 2010 Pazartesi

"KEŞKE BİZ DE MÜSLÜMAN OLSA İDİK"

"KEŞKE BİZ DE MÜSLÜMAN OLSA İDİK"
24 MAYIS 2010 PAZARTESI

Resûlullâh (s.a.v.) buyurdular ki: "Kıyamet günü ebe­dî cehennemlikler, cehennemde toplandığı ve müslümanlardan Allah'ın dilediği bir kısım da cehennemde bulunduğu vakit kâfirler, bunlara 'Siz Müslüman değil miydiniz?' diyecekler, onlar 'Evet' diyecekler 'O hâlde gördünüz ya, Müslümanlığınızın size hiç faydası yok­muş. İşte siz de bizimle beraber ateşte yanıyorsunuz' diye ayıplayacaklar. Onlar; hayır öyle değil; bizim birta­kım günahlarımız vardı, Allâhü Teâlâ bizi onunla ceza­landırdı.' diye cevap verecekler.

Binâenaleyh Allâhü Teâlâ o kâfirlere gadap edecek ve fazlı ile rahmetiyle müminlerden olanların kurtarılmasını emredecek de ateşten çıkacaklar ve işte o vakit kafirler 'Ah, keşke biz de müslüman olsa idik' diyecekler.

İbn-i Abbas'dan (r.a.) şöyle rivayet edilmiştir: Cenâb-ı Allah, müslümanları peyderpey rahmet ve şefaatine ka­vuşturacak ye nihayet 'Müslüman olan cennete girsin' buyuracak. İşte o zaman kâfirler, müslüman olmayı temennî edecekler.

Bu rivayetler kâfirlerin Müslüman olma arzularının en şiddetli olduğu zamanları ifâde etmektedir. Yoksa âhirette onların bu temennileri ve pişmanlıkları her an ve ebediyen devam edecektir.

O kâfirler inkâr ettikleri zaman haklarında Allâhü Teâlâ şöyle buyuracaktır: 'Bırak onları, yesinler.' Onların der­di hayvan gibi yiyip içmek, şehvetlerinin arzusu peşinde koşmaktır. Binâenaleyh, bırak yesinler. 'Hayvânî zevkleriyle boguşadursunlar,' Allah korkusu, âhiret, hesab düşüncesi ile alâkadar olmayarak keyf ededursunlar. 'Ve emel (umut, hayal) kendilerini oyalasın'; İşlerimiz düz­gün gidecek, uzun ömürler süreceğiz, dünyâdan istediği­mizi alacağız' diye kendilerini aldatarak akıbetten, âhiret-ten gafil olsunlar. 'Sonra bilecekler', başlarına geleceği görecekler, ne halt ettiklerini anlayacaklar, âh diyecekler, ama iş işten geçmiş bulunacak.

Kaynak: Fazilet Takvimi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder