8 Haziran 2010 Salı

SÜLEYMAN PAŞA'NIN RUMELİ'YE GEÇİŞİ

SÜLEYMAN PAŞA'NIN RUMELİ'YE GEÇİŞİ
08 HAZIRAN 2010 SALI

Osmanlı Târihinin kaynaklarından Oruç Bey tarihinde Türk ve dünyâ târihinin mühim merhalelerinden biri olan Osmanlıların Rumeli'ye geçişini şöyle yazar:

Sultan Orhan Gazi'nin oğlu Süleyman Paşa bir gün gezmeye çıkmıştı. Deniz kıyısından Çimpe kalesi tarafını seyre dalmıştı. Yanında Ece Bey ve Fâzıl Bey isminde iki bahadır gazi yiğit vardı. Süleyman Paşa'ya: "Ey Han! Ne düşünürsünüz, hayran kaldığınız şey neydi?" dediler.

Süleyman Paşa: "Fikrim budur ki, kimse duymadan bu denizi öte geçmek isterim..." Ece Bey ye Fâzıl Bey: "Eğer sultânım buyurursa biz ikimiz geçelim" dediler. Sonra Ece Bey ve Fâzıl Bey sal yaptılar. Bu sala binip gece­leyin Çimpe kalesi tarafına çıktılar. Oradan birini yaka­ladılar. Sala binip Süleyman Paşa'ya getirdiler. Süleyman Paşa bu adama hediyeler verip değerli elbiseler giydirdi ve dedi ki: "Sizin hisara kimse duymadan girebi­lecek bir yer var mı?" Adam: "Sultanım! Ben sizi bir yerden ileteyim ki kimse duymadan hisara girersiniz." dedi.

Hemen birkaç sal yaptılar. Süleyman Paşa, 70-80 bahadırla sala binip geceleyin Rumeli yakasına geçtiler. Doğru Çimpe kalesine geldiler. Kalenin içinde kimse yoktu. Harman vaktiydi, bağ zamanıydı. Kale boştu. Bir kolay yerden kalenin içine girdiler ye kaleyi aldılar. Ama halkını asla rencide edip incitmediler, hattâ ikramlar ye ihsanlar ettiler. Mallarına el uzatmadılar. Ancak içlerin­den birkaç ileri gelenlerini tutup karşıda duran askere gönderdiler. Ve sonra Çimpe kalesinin gemileri ile Ana­dolu yakasındaki askeri Rumeli'ye geçirdiler. Ve Ru­meli'nin içlerine doğru fetihler başladı.

Kaynak: Fazilet Takvimi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder