1 Kasım 2009 Pazar

HZ. ŞUAYB ALEYHİSSELÂM

HZ. ŞUAYB ALEYHİSSELÂM
01 Kasim 2009 Pazar

Şuayb (a.s.)' in bir adi da Yesrûn'dur. Beşinci dedesi Ibrâhîm (a.s.)'dir. Hz. Şuayb'in ninesi ise Hz. Lût'un (a.s.) kizidir. Peygamber Efenedimiz (s.a.v.); "Şuayb (a.s.), kavmine güzel davranmasi ve iyi muâmelesi sebebiyle peygamberlerin hatîbi unvânini almiştir." buyurmuşlardir.

Allâhü Teâlâ onu tüccar olan Medyen halkina peygamber olarak göndermişti. Tarti ve ölcülerini eksik tutarak halki aldatirlardi. Isyan ve küfür ehli olmalarina ragmen Allah onlari bol nîmetlerle refâhin zirvesine cikarmişti. Bu hâl ise onlar icin bir istidrâc idi. Hz. Şuayb (a.s.) onlara, "Ey benim kavmim, Allâh'a ibadet edin ki ondan başka ilâhiniz yoktur ve ölcüyü tartiyi eksik tutmayin. Şüphesiz siz bir nimet icinde bulunuyor; alişveriş ediyorsunuz, insanlarin hukûkuna riâyet ederek Allâh'a şükretmelisiniz. Ölcüyü, teraziyi noksan tutup da hayri berbât etmeyin. Bu halde devam ederseniz elinizdeki hayri zâyi ettikten başka, hicbirinizin kurtulamayacagi umumî bir azâba giriftâr olursunuz." dedi. Fakat onlar sapiklik ve azginliklarina devâm ettiler.

Hz. Şuayb (a.s.) cok namaz kilar idi. "Yâ Şuayb! dediler; atalarimizin taptiklarini terk etmemizi veya mallarimizda diledigimizi yapmayi terk etmemizi sana namazin mi emrediyor? Hakîkaten sen, cok akillisin." (Hûd Sûresi, âyet 87) diyerek alay ettiler. Bir taraftan putlara taptilar bir taraftan da namazi tahkîr ettiler.

Hz. Şuayb (a.s.) onlara nasîhat etti ise de Allâh'in peygamberine ehemmiyyet vermediklerinden, herkesin hissiyatini kendi nefisleriyle ölctüklerinden, bir insanin şahsi ve dünyevi bir menfaati olmaksizin samimî olmasini kafalarina sigdiramadilar, ihlâs ve tevekkülü anlamak icin kendilerinde bir misal bulamadilar ve tevhidi tanmadiklarindan; bir kör tabîatci kafasiyla düşündüklerinden beşerin isyâni ile bazi semâvî âfetler arasinda bir alâka bulunabilecegine ihtimâl vermediler ve; "Ey Şuayb, söylediklerinden cogunu iyi anlamiyoruz." dediler.

Nihâyet; "Ne zaman ki emrimiz geldi, Şuayb'i ve maiyyetinde îmân edenleri tarafimizdan bir rahmet ile kurtardik; o zulmedenleri ise, bir sayha yakaladi da diyarlarinda cökekaldilar. Sanki orada şenlik kurmamişlardi. Bak, Semûd def'oldugu gibi Medyen de def'oldu gitti." (Hûd Sûresi, âyet 94-95)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder