MUKADDES EMANETLER
13 TEMMUZ 2010 SALI
Peygamber Efendimiz’e, önceki peygamberlere, Ashab-ı Kiram’ a ve İslam büyüklerine ait hatıralar ve bunların muhafazası için kullanılan eşyalara Mukaddes Emanetler denir. Manevi kıymetleri yanında tarihi kıymetleri ve bir san’at eseri olarak da değerlidirler. Bu emanetler İstanbul’da Topkapı Sarayı’nda Mukaddes Emanetler Dairesi’n de bulunmaktadır.
Mukaddes emanetlerin toplanması ve muhafazası Peygamber Efendimiz zamanında başladı. Dört büyük Halife devrinden sonra Emevi, sonra da Abbasi halifeleri devrinden sonra Emevi, sonra da Abbasi halifeleri hatıraların toplanmasına ve saklanmasına çok itina gösterdiler.
1517′ de Mısır ve Hicaz Osmanlı topraklarına katılınca Yavuz Sultan Selim Han buralardaki emanetleri İstanbul’a gönderdi.
Mukaddes emanetlerin en meşhurları, Bürde-i Saadet (Hırka-i Şerif), Liva-yı Saadet (Sancak-ı Şerif)dir; diğer emanetlerden en mühimleri ise: Dendan-ı Saadet (Resulullah Efendimizin Uhud Gazvesi’nde kırılan mübarek dişleri), Lihye-i Saadet (mübarek sakal-ı şerifleri), Kadem-i Şerif (mübarek ayak izi), Na’leyn-i Saadet (mübarek ayakkabıları), Seyf-i Saadet (mübarek kılıçları), Asay-ı Saadet, Kavs-i Saadet (mübarek yayları), Seccade-i Saadet (mübarek seccadesi), Gasi-i Nebevi suyu (mübarek gasil suyu), Miftah-ı Beyt-i- Muazzam (Kabe-i Muazzama’nın mübarek anahtarları), Kamis-i seyyid-üş-Şüheda (Hazreti Hüseyin’in mübarek cübbesi), Süyüf-i Cihar-Yar (Dört Halife'ye ait mübarek kılıçlar), Kelam-ı Kadim ba-hattı-ı Osman (Hz. Osman(r.a.) hattıyla Kur’an-ı Kerim) ve Kelam-ı Kadim ba-hattı-ı Ali (Hz. Ali(r.a.) hattıyla Kur’an-ı Kerim).
Topkapı sarayında bunlardan başka daha sonraki tarihlerde devlet adamları tarafından satın alınarak getirilen emanetler ile Osmanlı askerleri Hicaz’dan çekilirken Medine müdafaii Fahreddin Paşa’nın İstanbula’a gönderdiği emanetlerde vardır.
13 Temmuz 2010 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder