2 OCAK 2011 PAZAR - 27 MUHARREM 1432
Hayatta iken ana ve babasının rızâsını alamayanlar için ümîd kapısı kapanmış değildir. Bir adam Resûlullâh Efendimiz'e, "Yâ Resûlallâh, öldükten sonra ana babama yapabileceğim bir iyilik var mıdır?" diye sordu, Resûlullâh şöyle buyurdu: "Evet, dört haslet vardır: Onlar için duâ ve istiğfar edersin, hayatlarında iken yerine getiremedikleri ahid(söz)lerini yerine getirirsin, onların dostlarına ikram eder ve onların sıla-i rahim yaptıkları akrabalarına iyilikte bulunursun." buyurdular.
Vefatlarından sonra -mü'min iseler- kefenlemek, cenaze namazlarını kılmak, onlara istiğfar etmek kişi üzerinde ana ve babasının haklarındandır. Resûlullâh Efendimiz (s.a.v): "Her kim ana babasına hayatlarında iken ve onlar öldükten sonra iyilikte bulunursa muhakkak Allâhü Teâlâ kıyamet günü onları o kişiden razı kılar." Sordular: "Vefatlarından sonra iyilik nasıl olur?" Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Onlar için istiğfar edersin ve kimsenin ana babasına sövmezsin ki seninkilere sövülmesin."
Malından sadaka verirken ana babası için de niyet etmelidir. Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) "Bir kimse bir sadaka verirken ana babası adına da niyetlenirse -müslüman iseler- sadakayı verenin ecri hiç eksilmeksizin ana babasına da aynı ecir verilir." buyurdular.
Ana babanın vasiyetlerini yerine getirir. Resûlullâh Efendimiz: "Kim ana babası için hacceder yahut onların bir borcunu öderse, kıyamet günü ebrâr (anasına, babasına iyilik edenler) ile diriltilir." buyurdular.
Ana babasının hayatlarında iken ahbaplık ettiği kimselere ikram etmeli ve ihsanda bulundukları kimselere ihsanı kesmemejidir. Abdullah bin Ömer (r.a.) bir seferinde babası Hz. Ömer'in ahbabı olan bir a'râbî'ye rastladı ve ona "Sen fülânın oğlu fülân değil misin?" diye sordu. O "evet" deyince, ona bindiği merkebini ve başındaki sarığını verdi. Yanındaki bazıları: "Ona iki dirhem verseydiniz, yetmez mi idi?" deyince; İbn-i Ömer (r.a.): Muhakkak Resûlullâh Efendimiz (s.a.v): "Babanın dostlarını gözet ve onlardan (ihsanını) kesme; Yoksa Allâhü Teâlâ (îmânının) nurunu söndürür." buyurdular.
Kaynak: Fazilet Takvimi / 29 Aralık 2010 Carsamba - 23 Muharrem 1432
************************************************************************************
BİR HADİS-İ ŞERİF
Kişi dostunun dini üzeredir. Öyleyse her biriniz, kiminle dostluk kuracağına dikkat etsin.
Ravi: Ebu Davud, Edeb 19, (4833); Tirmizi, Zühd 45, (2379)
************************************************************************************
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder