30 OCAK 2011 PAZAR - 26 SAFER 1432
Bir babanın, evlâdını Cehennem ateşinden koruması, dünya ateşinden korumasından daha mühimdir. Cehennem ateşinden korumak da, imanı ve farzları ve haramları öğretmekle ve ibâdete alıştırmakla ve dinsiz, ahlaksız arkadaşlardan korumakla olur. Tahrîm sûresinde altıncı âyet-i kerîmede meâlen, (Kendinizi ve evlerinizde ve emirlerinizde olanları ateşten koruyunuz!) buyuruluyor.
Çocuklarına imanı, İslâmı öğretmeyen analar babalar, çocuklarını Müslüman olmaktan mahrum etmiş, kâfir olmalarına sebep olmuş olurlar. Çocukları ile birlikte, kendileri de Cehennemde bunun cezasını, azabını çekerler. Her Müslümanın, çocuğuna Âmentü’yü ezberletmesi ve manasını öğretmesi lâzımdır. Müslüman ana babanın çocuğu akıl bâlig olduğu zaman, yalnız, “Lâ ilâhe illallah Muhammedün resûlullah” demekle Müslüman olmaz. İmanı ve İslâmı bilmesi, anlatması da lâzımdır. İmanı anlatmak demek; inanılacak 6 şeyi anlamak ve sorunca söylemek demektir. İslâmı bilmek demek, Allahü Teâlâ'nın emirlerinin ve yasaklarının hepsini kabul etmektir.
İslâm dinine inanmayanlar, gençleri aldatmak için; “Dinleri insanlar çıkarmış, önce totem, sonra çok tanrı, en son tek tanrı fikri çıkmış. Dinler; fenne, medeniyete mani olmuş.” diyorlar. İslâmiyete iftira ediyor, alçakça yalan söylüyorlar. Fen bilgilerini, akıl bilgilerini İslâmiyetin içinden ayırıyorlar. İslâmiyeti akıl bilgilerinden ayrı, bunlara karşı imiş gibi gösteriyorlar. Akıl, fen bilgilerini öğrenmek için; “İslâmiyeti bırakmalı.” imiş düşüncesini yaymaya çalışıyorlar. İlmihâl kitaplarını okuyarak İslâmiyetin akıl bilgilerine, fenne verdiği ehemmiyeti anlayan uyanık kimseler, bu yalanlara elbette aldanmaz.
Tam İlmihâl Seâdet-i Ebediyye
Kaynak: Türkiye Takvimi / 21 Aralık 2010 Salı - 15 Muharrem 1432
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder