11 Şubat 2011 Cuma

ALLÂH'A ÎMÂN

ALLÂH'A ÎMÂN
11 ŞUBAT 2011 CUMA - 8 REBÎ'UL-EVVEL 1432

Îmân, Allâhü Teâlâ'nın dînini kalb ile kabûl etmek, yani: "Resûlullah'ın (s.a.v.) bildirdiği şeyleri kat'î sûrette kalb ile tasdik eylemektir." Îmân, asıl bu tasdikten ibârettir. Fakat böyle inanıp kalb ile samîmî sûrette tasdik edilen şeyleri, -bir mâni yok ise- dil ile ikrâr etmek, söylemek, bunların hakkında şehâdette bulunmak da lâzımdır. Çünkü bir kimse Allâhü Teâlâ'yı ve diğer îmân edilecek şeyleri kalben tasdik ettiği halde dili ile de ikrâr edip söylemezse onun müslüman olduğuna hükmedilemez.

Îmânı kalbimizle tasdik ve dilimizle ikrâr ettikten sonra namaz gibi oruç gibi güzel ameller ile mükellefiz. Bunlar bizim vazifemizdir. Bu ameller, îmâna kuvvet verir, îmânın kalbdeki nûrunu arttırır, insanı azaptan kurtarır, Allâhü Teâlâ'nın lütuflarına, inâyetlerine erdirir.

İslâm: "Allâhü Teâlâ'ya itaat etmek. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) din nâmına bildirmiş olduğu şeyleri kalb ile kabul, lisan ile ikrâr eylemektir."

Kaynak: Fazilet Takvimi / 28 Ocak 2011 Cuma - 24 Safer 1432

*************************************************************************************
BİR HADİS-İ ŞERİF
"Rab olarak Allâhü Teâlâ'ya, din olarak İslâm'a ve peygamber olarak da Muhammed'e râzı olan (bunlara iman eden) kimseye cennet vâcib olur."
Kaynak: Hadîs-i Şerif, Sünen-i Ebû Dâvûd
*************************************************************************************

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder