12 ŞUBAT 2011 CUMARTESİ - 9 REBÎ'UL-EVVEL 1432
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki: (Mü'min) kul, kabrine konulup onun arkadaşları geri dönüp gittiklerinde -ki muhakkak ölü, bunlar yürürken ayakkabılarının sesini bile işitir- ona (Münker ve Nekîr adlı) iki melek gelir. Bunlar ölüyü oturturlar ve ona: "Muhammed (s.a.v.) hakkında ne dersin?" diye sorarlar. O mü'min de, "Samîmî bildiğim ve size de bildirmek istediğim şudur ki, Muhammed (s.a.v.) Allâh'ın kuludur ve Allâh'ın peygamberidir,” diye cevap verir. Bunun üzerine melekler "Ey mü'min! Cehennemdeki yerine bak, Allâhü Teâlâ bu azab yerini senin için cennetten (yüce) bir makâma tebdil eyledi," derler. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) "O mü'min, cehennem ve cennetteki iki makâmını birden görür." buyurmuştur.
Kâfir veyâhut münâfık öldüğünde ise (meleklerin bu sualine karşı) 'Muhammed hakkında bir şey bilmiyorum. Halkın ona peygamber dedikleri bir sözü (işitir) ben de halka uyup söylerdim,' diye cevap verir. Bu iki melek tarafından bu kâfir veyâ münâfığa "Hay sen anlamaz ve uymaz olaydın," denilir. Sonra demirden bir topuzla bu kâfir veyâ münâfığın iki kulağı arasına vurulur. O topuzu yiyince kâfir veyâ münâfık öyle şiddetli bir sayha ile bağırır ki, bu feryadı insan ve cinden başka bu ölüye yakın olan her şey işitir.
Kaynak: Fazilet Takvimi / 30 Ocak 2011 Pazar - 26 Safer 1432
*************************************************************************************
BİR HADİS-İ ŞERİF
"Bevil'den (idrar sıçramasından) sakınınız. Zîrâ kabir azâbının çoğu ondandır."
Kaynak: Hadîs-i Şerif, Sünen-i Dârekutnî
*************************************************************************************
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder