İNSANLARA KARŞI VAZİFELERİMİZ
22 MART 2010 PAZARTESI
Kıyamet günü, Allâhü Teâlâ tam bir adaletle hükmeder, kimsenin kimsede zerre kadar hakkını bırakmaz. Zalimin sevabından alır, mazluma verir. Sevabı yok ise mazlumun günahlarını zâlim olana yükletip, cehenneme gönderir. Kul hakları Rabbimizin haklarından ağırdır. Allâhü Teâlâ kendi hakkını affedebilir, fakat kulun kuldaki hakkını alır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir gün Ashabına 'Müflis (iflas eden) kimdir?' diye sordular. Onlar da 'Elinde avucunda parası, malı kalmayandır.' diye cevap verdiler. Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) ise, 'Asıl müflis şu kimsedir ki; ümmetimden bir kimse kıyamet gününde pek çok ibâdet ve itaat sevabıyla Mevlânın huzuruna gelir. Lakin bu kişi dünyada birçok insanı dövmüş, sövmüş, iftira etmiş, paralarını almış, kanlarına girmiştir. İşte bu insandan o şahıslar haklarını isterler. Olanca sevaplarını bunlar alırlar. Sevapları bittiğinde borcu kapanmaz ise onların günahlarından verilir ve sonunda cehenneme kadar gider. Asıl müflis bu adamdır.' buyurdular.
Kıyamet gününü düşünüp, kimseyi incitmemen, Müslüman olsun veya olmasın kimsenin hakkını almamalı, Kul haklarından sakınmak için insanın yüreğinde Allah korkusu, hesap ve azab kaygısı olmalı,
El, ayak, göz, kulak ve diğer azalarımız Rabbimizin haram kıldığı şeylere kat'ıyyen cesaret etmemeli, kimsenin malına, canına, ırzına göz dikmemeli, Fakirlere, muhtaçlara elimizden gelen iyilikleri yapmalı, Yaşlılara hürmet, küçüklere merhamet etmeli, dargınları barıştırmalı,
Kötü söz söylememeli, gıybet etmemeli; doğru söz söyleyip sözünde durmalı,
Bildiklerini öğretmeli, iyilikleri tavsiye edip, fenalıktan uzaklaştırmalı,
Kendisi için sevdiğini kardeşi için de sevmelidir.
22 Mart 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder