ASHÂB-I KİRAMIN HEPSİ CENNETE GİRER
17 MART 2010 CARSAMBA
"...Ashâb-ı Kiram, kitab ve sünneti tebliğ edenlerdir. İcmâ (delili de) onların asrına bağlıdır. Eğer onların hepsi veya bâzıları dalâlet ve fâsıklıkla vasıflanmış olsa dinin tamamından veya bir kısmından îtimâd kalkar. Peygamberlerin sonuncusu ve en faziletlisi olan Muhammed Mustafâ'nın (s.a.v.) gönderilmesinin faydası da az olur. Kur'ân-ı Kerîm'i toplayan Hz. Osman'dır, hatta Hz. Sıddîk'tır, Hz. Faruk'tur (r.anhum). Eğer onlar ta'n (zem) edilmiş ve âdil olmamış olsalar Kur'ân'a nasıl îtimâd edilir, din neyle ayakta kalırdı? Bu işin ne kadar kötü ve fena olduğunu düşünmek lazımdır.
Resûlullâh'ın (s.a.v.) ashabının tamamı âdildir; onların bize ulaştırdığı her şey gerçek ve doğrudur. Hz. Ali'nin (r.a.) hilâfeti zamanında vâki olan ihtilaflar ve münâkaşalar, hevâ ve heves sebebiyle olmamıştır. Makam ve baş olmak uğruna da olmamıştır. Bilakis bu münâkaşalar -onlardan birinin içtihadı hatalı olsa ve isabetsiz olsa dahi- ictihad ve istinbât sebebiyle olmuştur.
Ehl-i sünnet ve'l-cemâat âlimlerine göre bu savaşlarda ve münâkaşalarda haklı olan Hz. Ali (k.v.) idi. Ona muhalif olanlar ise hatalı idiler. Ancak buradaki hatanın menşei ictihad olunca bu içtihadın sahibi dil uzatılmaktan ve kötülenmekten uzak olur. Kasd olunan, Hz. Ali tarafının haklılığı ve muhaliflerinin hata etmiş olmalarıdır. Ehl-i sünnet bununla hükmetmiştir. Ancak muhaliflere dil uzatmak faydasız bir fuzûlîliktir. Hatta zararlı olma ihtimalini de içine almaktadır. Çünkü onlar Resûlullâh'ın (s.a.v.) ashabıdır (r.anhum). Bazıları cennetle müjdelenmiştir. Bazıları günahları bağışlanmış ve âhiret azabı kendilerinden kaldırılmış olan Bedir ashabıdır.
Nitekim sahih hadîs-i şeriflerde şöyle vârid olmuştur: "Allâhü Teâlâ Bedir ehline rahmet nazarı ile baktı ve: 'Dilediğinizi yapın, ben sizi mağfiret buyurdum' buyurdu". Onların bazısı da Rıdvan bîatı ile şereflenmiştir. Resûlullâh (s.a.v.) Efendimiz "Ağacın altında bîat edenlerden hiç kimse cehenneme girmeyecektir" buyurmuştur. Hatta âlimler: "Bütün sahabenin, ehl-i cennet olduğu Kur'ân-ı Kerîmden anlaşılır." demişlerdir... (Mektûbât-ı İmâm-ı Rabbânî 3/24)
17 Mart 2010 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder